İnsan bedeni ele alındığında vücut üzerinde yer alan deri kısmının büyük bölümünün kıllar ile kaplı olduğu görülmektedir. Vücut üzerinde yer alan kılların bazıları gözlemlenebilirken bazıları aşırı derecede küçük olduğundan dolayı gözlemlenememektedir. Kıl köklerinin hemen altında yağ bezeleri bulunmaktadır. Sebum olarak isimlendirilen bu yağ bezeleri vücudu su geçirmez hale getirmektedir. Sebum etkisinden dolayı ellerimiz ve ayaklarımız uzun süre suda kaldığında deride yumuşama meydana geldiğinden dolayı yumuşamaya paralel olarak buruşmalar meydana gelmektedir. Ellerimiz ve parmakların sudayken neden buruşur konusu bu şekilde açıklanabilir.

Bedenimizde parmaklarımızın uç kısımları ve ayak tabanlarımızda tüy yahut kıl yer almamaktadır. Çünkü bu yerler çok fazla kullanıldığından dolayı tüy meydana gelmez. Tüy ve kıl olmayan bu bölgelerde savunucu keratin katmanı yoktur. Keratin katmanı olmayan bu bölgeler kalınca bir cilt tabakasına haizdir. Bu nedenden dolayı ilgili bölgelerin dış etkilere karşı daha dayanıklı oldukları bilinmektedir.

Parmaklarımızın uçları ve tabanlarımız suyun içerisinde uzun bir müddet kaldığında cildimizin altına su yüksek oranda girmektedir. Burada su şahsına yer bulmak için mücadele etmektedir. Yalnızca parmakların uç kısımlarında ve ayak tabanlarımızda yer alan kalınca cilt suya hiçbir şekilde yer vermemektedir. Özelliği gereği suya yer veremeyen bu kesimlerimiz bir müddet sonra buruşmaya başlamaktadır. Ellerde aslına bakarsak bu buruşmaya mani olan keratin katmanı mevcuttur. Bununla birlikte buraların sıkça temizlenmesi neticesinde keratin katman gitgide yok olmaktadır. Yok olan keratin katmanı neticesinde tenimiz içerisine su girmektedir. Su alan cilt ise bir müddet sonra ciddi anlamda buruşmaktadır.

Ellerimiz su içerisindeyken buruşmaktadır ve bu buruşma osmos prensibi ile derinlemesine bir şekilde ilişkilidir. Osmos prensibine göre daha sulu bir nesne, daha da yoğun katı bir nesnenin içerisine girdiğinde su geçirir. İlgili durumu elimizin su içine girmesi şeklinde varsaydığımızda olay daha da net bir halde gözlemlenmektedir. Cildin içerisine geçen su teni şişkin hale getirmektedir. Bu şişme olayı neticesinde cilt büzülerek yüzeyini geniş hale getirmektedir. Bu durumu iyi bir şekilde gözlemleyecek olursak bir müddet sonra elimiz yine eski vaziyetine dönmektedir. Çünkü tenimizin al kısmına giren su bir müddet sonra çevre ısısı etkisiyle buharlaşmaktadır.

Gözlemlendiği gibi buruşma bir tek ellerimizin ve ayaklarımızın bir bölgesinde husule gelmektedir. Vücudun diğer kesimlerinde de bu buruşmanın husule gelmemesinin nedeni kıllarımızın dibinde yer alan yağ bezeleridir. Sizler de ellerinizi ya da ayaklarınızı bir müddet su içerisinde tutarak meydana gelen buruşmayı gözlemleyebilirsiniz. Uzun süre su içerisinde ellerin ve ayakların kalması derinizin aşırı derecede narin hale gelmesine neden olacaktır. Bu yüzden el ve ayakların uzun süre su içerisinde kalması sakıncalı bir durumdur.

19 + 5 = ? (İşleminin Sonucu)  


---Sponsorlu Bağlantılar---
Taş kesilen insanlar
Bilim Pasajları
Ley hatları
Sağlık Bilgisi
Piramitlerin Sırları