Nüfus ve Yerleşme Dağılışını Etkileyen Faktörler

0
104

Türkiye’de nüfusun dağılışını etkileyen faktörler ekonomik dengesizliğin oluşmasına ve ülkenin zarar görmesine neden olmaktadır. Nüfus dağılışını ve yerleşme dağılışını etkileyen faktörler yaşam alanlarında tipik değişimlerin olmasına neden olur. Özellikle gelişmişlik düzeyi yüksek olan yerlerde nüfus fazlayken kırsal kesimde teknoloji yetersiz olduğundan dolayı yerleşim alanları az ve doğal olarak nüfus da azdır. Nüfudataki bu dengesizlik ekonomiye olumsuz etki yaptığı için yetkililer nüfusun her yerde eşit olması için mücadele etmektedir.

Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin insanlar doğanın nimetlerinden daha fazla yararlandığı alanlara yerleşmeye ve bu nedenle nüfus dağılışını değiştirmeye devam etmektedir. Ülkemiz ele alınacak olunursa Marmara bölgesinde yaşam şartları daha iyi olduğundan doğu Anadolu bölgesine oranla nüfus ve yerleşme daha fazladır. Bu bahsi geçen örneği referans alarak durumu daha iyi kavrayabilirsiniz. Nüfus ve yerleşme dağılımı ülkeler bazında ele alındığında da büyük değişimler gösterse de en büyük değişim etkileri ortak sayılabilir. Gelin şimdi bu etkiler nelermiş birlikte göz atalım.

Yerleşme, nüfus dağılışını etkileyen faktörler

Bilim adamların ilgili faktörleri doğal ve beşeri faktörleri başlıkları altında sınıflandırmışlardır. Bu sınıflandırmanın yapılmasındaki temel neden etkilerin daha kolay kavranmasının istenmesidir. Doğal faktörler yaşam alanlarını uzun yıllar boyunca etkilerden beşeri faktörler yapılan müdahaleler sonucunda ortadan kaldırılabilmektedir. Bu iki faktör arasındaki fark bu şekildedir.

Doğal faktörler

Doğal faktörler adından da anlaşılacağı üzere doğanın içerisinde yer alan durumlardır. İklim koşulları, su kaynakları, ye şekilleri ve toprak özellikleri gibi doğal faktörler hem nüfusu hem de yerleşim şekillerini etkiliyor. Bir nüfus dağılışı üzerinde düzenleme yapılmak istenirse kesinlikle bu faktörlerin ele alınması gerekmektedir.

  • İklim: İklim doğrudan kuraklık ile alakalı etkilerden birisidir. İklimin yumuşak ve yeterli yağışın gözlemlendiği alanlarda nüfus ve yerleşme bir hayli fazlayken, dağlık ve iklimin sert olup yeterli yağışın düşmediği alanlarda nüfus ve yerleşme bir hayli seyrektir. Bu faktörün etkilerini doğu Anadolu ve Marmara bölgelerimiz arasında kıyas yaparak anlayabilirsiniz. Uç farklara göre kıyas yapmak istiyorsanız tropikal iklime sahip olan alanlar ile Sibirya gibi aşırı soğukların yaşandığı yerleri de kıyas yapabilirsiniz.
  • Su Kaynakları: İnsanoğlunun temel gereksinim kaynaklarından birisi olan su tarih boyunca nüfus dağılışı ve yerleşme konusunda en önemli hususlardan birisi olmuştur. İnsanlar her daim su kaynaklarına yakın olan yerleri yerleşme yeri olarak seçmiştir. Günümüzde de su kaynaklarının bol olduğu alanlar iklim şartları da müsaitse nüfus yoğunlunun en yüksek olduğu yerlerdir. Su, insan yaşamı için önemli olduğu kadar temizlik için de bir o kadar önemlidir. Ayrıca su günümüz teknolojisinin gelişmesi ile birlikte ulaşımda da kullanılmaktadır. Etkin bir su kaynağı olan denizlerin ülkemizin 3 yanını kaplıyor olmasından ötürü kıyı şeridinde nüfus ve yerleşme yoğunluğu yüksektir. Ayrıca deniz ulaşımının gelişmesiyle birlikte kıyı şeridinde ticaret potansiyelinin artması nüfus yoğunluğunun artmasını sağlamıştır.
  • Yer şekilleri: Bakı ve yükseklik yer şekilleri arasında nüfus dağılışını etkileyen en önemli hususlardan birisidir. Ülkemiz kuzey yarım kürede yer aldığından güney kesimlerimiz daha sıcaktır. Soğuk iklim tiplerinin olumsuz şartları ile mücadele etmek istemeyen kişiler de bu nedenden dolayı güney kısımları yerleşme yeri olarak daha fazla tercih etmektedir. Dağlık alanlar ulaşımı zorlaştırması ve yol yapım maliyetlerini arttırmasından dolayı yerleşme yeri olarak pek tercih edilmemektedir. Ülkemiz ve dünya genelinde yer alan yüksek kapasiteli yerleşmeleri gözlemleyecek olursanız insanların daha çok düzlük alanları yani ovaları yerleşme yeri olarak tercih ettiklerini gözlemleyebilirsiniz. Yüksek yerlerdeki yerleşmenin yoğun olduğu bazı istisnai yerler vardır. Bu yerler genel de aşırı nemden uzaklaşmak isteyen insanların yer aldığı ekvator ülkelerindedir. Yüksek yerlere çıktıkça sıcaklık ve nem azıldığından sıcak bölgelerde insanlar yerleşme yeri olarak yüksek yerleri tercih etmeye devam ediyor. Ülkemiz ele alındığından nüfusun ovalarda daha yoğun olduğu görülmektedir. Doğu Anadolu gibi yükseltinin fazla, iklim şartlarının elverişsiz olduğu alanlarda insan sayısı bir hayli azdır. Bu duruma neden olan en büyük etkilerden birisi de ilgili bölgelere olan yatırımın az olmasıdır. Bu bölgelere daha fazla sanayi tesisi kurulup ulaşım olanakları geliştirilecek olursa emin olun nüfus yoğunluğu aynı derecede artış gösterecektir. Nüfusu dengeli yaymak adına doğu Anadolu bölgesine yapılan yatırımlar için devletimiz yatırımcı kişilere teşvik vermeye devam ediyor.
  • Toprak Özellikleri: Türkiye’de insanların başlıca geçim kaynağı tarım olduğundan verimli topraklar her daim insanların tercih ettikleri alanlar arasında yer almıştır. Adapazarı ovası, Silifke ovası, Bafra ovası ve Çarşamba ovası gibi ovalar verimli topraklara sahip olmalarından dolayı nüfus ve yerleşmenin yoğun bir şekilde gözlemlendiği yerler arasında yer almaktadır.
    Delta ovaları alüvyon bakımından zengin topraklara sahip olduğundan özellikle tarım ile uğraşan aileler yerleşim yeri olarak delta ovalarını tercih etmektedir.
  • Bitki Örtüsü: Seyrek bitki ötürüne sahip ancak tarımsal potansiyeli yüksek olan yerlerde tarla açma olanakları yüksek olduğundan insanlar yerleşme yeri olarak seçtikleri yerlerin bitki örtüsüne dikkat etmektedir. Ağaçlık alanlar yerleşme yeri olarak pek tercih edilmese de ağaç sanayisine dayalı kuruluşların yatırım yapmak için ağaç potansiyeli yüksek olan alanları seçmesi insanların bu bölgelere yerleşmesine vesile olmaktadır. Bu durumun temel sebebi iş potansiyelinin her geçen gün artmaya devam etmesidir.

Beşeri faktörler

Beşeri faktörler, insan eliyle yapılan değişiklikleri kapsamaktadır. Yaşam alanlarına insanlar tarafından eklenen yollar, göller, barajlar ve daha birçok şey şüphesiz nüfusu ve yerleşim şeklini etkilemektedir.

  • Ulaşım: Ulaşım özellikle ticaretin gelişmesini sağlayan en önemli hususların başında yer almaktadır. Ulaşım denildiği zaman insanların büyük bölümünün aklına sadece kara ulaşımı gelmektedir. Ancak ulaşım özellikle ticaret için önemli olduğundan hava ulaşımı, demiryolu ulaşımı ve deniz ulaşımı “Ulaşım” kavramı adı altında ele alınmalıdır. Ulaşımın gelişti iller arasında yer alan İstanbul, Kocaeli ve İzmir yaşanılan bu duruma en güzel örnektir.
  • Tarım: Konya, Samsun, Trabzon ve Rize gibi illerimiz tarımsal potansiyeli yüksek olduğundan nüfus yoğunluğunun her geçen gün arttığı illerimiz arasında yer almaktadır. Verimli topraklara sahip olan yerlere yerleşen insanlar özellikle tarım ürünü üretip satarak ekonomik gelir elde ettiğinden tarih boyunca bu tip yerler en çok nüfusun yer aldığı yerleşme yerleri arasında bulunmuştur. Sanayinin gelişmesiyle birlikte tarımının nüfusa olan etkisi azalsa da tarım ile alakalı sanayi kuruluşlarının bu tip yerlere yatırım yapması tarım alanlarının önemini tekrardan kazanmasına vesile olmuştur.
  • Sanayi: Sanayi kuruluşları ulaşımın kolay ve yer altı kaynakları bakımından zengin olan yerleri yatırım yapmak için seçmektedir. Tarımdan elde edilen gelirin azalması ve tarım alanlarında makineleşmeye geçilmesi işsizlik sıkıntısının yaşanmasına neden olduğundan gelir elde etmek isteyen insanlar sanayi tesislerinin ağırlıkta olduğu alanları yerleşke olarak seçmesine neden olmaktadır. İstanbul, İzmir, Bursa, Gaziantep, Adana ve Kocaeli gibi şehirler sanayi tesisi bakımından zengin olduğundan bu şehirlerin nüfus yoğunluğu bir hayli fazladır. Hizmet sektörünün gelişmesi sayesinde sanayi alanında olan yüksek nüfus yoğunluğunun azaldığı gözlemlenenler arasında yer alıyor. Hizmet sektörünün aynı ivme ile gelişme göstermeye devam etmesi sanayi kuruluşlarının çalıştıracak personel bulma konusunda sıkıntı çekmelerine neden olacaktır.
  • Turizm: Ülke bazında elde edilen gelir oranı olarak turizm en önemli orana sahiptir. Turistlik bölgelere gelen turist sayısının bir hayli fazla olması insanların hizmet sektöründe çalışmak adına bu yerlere göç etmesine neden olmuştur. Tarımsal potansiyeli düşük, ulaşım olanakları kötü ve yatırımın az olduğu birçok yerler turizm potansiyelinin yüksek olmasından dolayı her yıl gelişmeye ve gelişmesine paralel olarak nüfusunu arttırmaya devam ediyor. Örnek olarak Muğla ilini ele alırsak, bu il yükseltinin fazla olmasından dolayı ulaşım imkanlarının kısıtlı olduğu illerimizden birisidir. Ancak Muğla ili kıyısında yer alan sahilin başka hiçbir ilimizde bu denli güzel olmamasından dolayı bu ilde deniz turizmi bir hayli gelişmiştir. Özellikle yabancı turistlerin en çok ilgi gösterdiği yerlerin başında Muğla ili yer almaktadır. Toplum bilimcileri bu tip illere kendinden torpili olan iller de demektedir.

Nüfus ve yerleşme dağılışını etkileyen faktörler genel olarak bu şekildedir. İlerleyen yıllarda gelişen teknoloji ile birlikte nüfus ve yerleşmeyi etkileyen birçok faktörün ortadan kalkacağı, nüfus dağılışının dengeli hale geleceği uzman kişilerin yaptıkları açıklamalar arasında yer almaktadır. Türkiye’de nüfus batıda yer alan şehirlere yığılmış durumda. Bu durumun oluşmasındaki en büyük neden batıda yer alan şehirlerin gelişmişlik düzeyinin daha fazla olmasıdır. Bu gidişi sonlandırmak için doğuda yer alan illere de ciddi yatırımlar yapılmaya başlandı. Bu sayede ilerleyen yıllarda nüfusun dengeli hale gelmesi hedefleniyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here