Petrol Nasıl Oluşur Tarihçesi

Petrolün kullanım alanları her geçen gün hızla artsa da petrol yenilenemez enerji kaynakları arasında yer aldığından dolayı petrol kullanımı er ya da geç son bulacaktır. Petrolün oluşumu aşırı derecede uzun bir zaman gerektirdiğinden dolayı petrol dünyanın en değerli doğal kaynakları arasında yer alıyor. Petrolü yapısal olarak incelediğimizde petrol içerisinde yoğun bir şekilde propan, metan ve etan gazlarının bulunduğunu görmekteyiz. Petrol yeraltından ham bir şekilde çıkarılmaktadır. Daha sonra çeşitli işlemlerden geçerek yani petrol işlenerek gaz yağı, benzin ve motorin gibi diğer maddeler elde edilmektedir. Petrol özellikle enerji elde edilmesinde önemli bir madde olduğundan dolayı petrolün kullanım alanları aşırı derecede geniştir. Petrol ülkelerin ekonomisini ciddi derecede etkilediğinden dolayı ülkesinde petrol çıkmayan kişiler petrol nasıl oluşur diye merak ediyor. Bu yüzden sizlere ekonomik değeri yüksek olan petrolün nasıl oluştuğu hakkında bilgi vermek için petrolün tarihçesi ele alınacaktır.

Petrolün tarihçesini incelediğimizde bu maddeyi ilk olarak Çinlilerin dördüncü yüzyılda ısınma ve aydınlanma alanında kullandıklarını görmekteyiz. İlgili yüzyılda elektrik henüz keşfedilmediğinden dolayı insanlar aydınlatma amacıyla gaz yağı kullanmaktaydı. Gaz lambalarında hayvansal yağların yoğun bir şekilde kullanıldığı bilinmektedir. 1850’li yıllara gelindiğinde Polonyola Ignacy Lukasiewicz petrolü gaz lambalarında kullanmaya başladı ve bu sayede insanlar artık gaz lambalarında hayvansal yağları kullanmak yerine petrolden yararlanmaya başladı. Petrolün aydınlanma alanında kullanılması kısa süre içerisinde dünyaya yayıldığından dolayı petrole olan gereksinim hızla artmaya başladı ve Mirzoeff adlı iş adamı ciddi derecede yatırımlar yaparak 861 senesinde Azerbaycan sınırları içerisinde yer alan Bakü’de dünyanın ilk petrol rafinerisini kurdu. İlerleyen yıllarda meydana gelen teknolojik gelişmeler sonucunda petrol araçların motorlarında yakıt olarak kullanılmaya başlandı ve bu nedenden dolayı petrol tüketiminde ciddi bir artış meydana geldi.

Petrolün nasıl oluştuğu konusunda net bilgiler elde bulunmamaktadır çünkü petrol nasıl oluşur sorusu bilim insanlarına sorulduğunda hepsi bir varsayımda bulunmaktadır yani ellerinde bilimsel bir kanıt yoktur. Bilim insanlarının yaptıkları açıklamalara göre dünyada toplu ölümler gerçekleşmiş ve tüm canlılar sular altında kalmıştır. Daha sonrasında sular çekilmiş ve bu canlıların üzeri toprakla kaplanmış. Toprak altında çürüyen bu canlılar bir süre sonra petrol adı verilen maddenin oluşmasına neden olmuştur. Bu madde zaman içerisinde yeryüzünde yer alan yarıklardan dışarı çıkarak fışkırmış ve insanlar bu sayede petrolü bulmuştur.

Petrol kullanım alanı en geniş olan maddelerden birisidir. Tabii ki ham petrolün kullanım alanı aşırı derecede sınırlıdır ancak petrol çeşitli şekil işlenerek birçok yeni ürün elde edildiğinden dolayı petrolün kullanım alanının aşırı derecede geniş olduğunu söylemek mümkündür. Petrolün işlenmesi sonucunda oluşan ürünleri incelediğimizde dünya genelinde yaklaşık olarak 70 bin ürünün petrolün işlenmesi sonucunda elde edildiğini görmekteyiz. Örneğin günümüzde sıklıkla kullandığımız plastik maddeler petrolün işlenmesiyle elde edilmektedir. Petrolün kullanım alanları incelendiğinde özellikle bu maddenin enerji elde etmek amacıyla kullanıldığını görebilirsiniz.

Dünya genelinde zenginliğiyle ün yapmış ülkeleri incelediğinizde bu ülkelerde özellikle petrolün aşırı derecede çıkarıldığını görebilirsiniz. Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Kuveyt petrolün en çok çıkarıldığı yerler arasında yer almaktadır. Bu ülkelerde gerçekleştirilen ekonomik faaliyetlerin genel olarak petrole dayalı olduğunu söylemek mümkündür.

Ülkemize komşu olan ülkelerin neredeyse tamamında petrol çıkarılsa da ülkemizde petrol olmadığı ve bundan dolayı ham petrolün dışarıdan alındığı söylenmektedir. Bazı insanlar Lozan Antlaşması’nda yer alan gizli maddeler gereğince ülkemizde yer alan petrol kuyularının açılamadığını ve bu yüzden ülkemizin enerji ve petrol konusunda dışa bağımlı bir ülke haline getirildiğini söylemektedir. Lozan antlaşması 2023 senesinde sona ereceğinden dolayı bu tarih sonrasında meydana gelen gelişmeleri dört gözle beklemekteyiz. Eğer gerçekten de Lozan Antlaşması’nda yer alan maddeler gereğince ülkemiz sınırları içerisinde petrol çıkarılmıyorsa bu antlaşmanın hükmü sona erdiğinde ülkemizde de yoğun bir şekilde petrol çıkarımının yapılmasını bekliyoruz.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here